BİN ÇOCUK DAHA GÜLÜMSEDİ

Marmara depremine çocuk yaşlarda tanık olan bir grup gönüllü, 6 Şubat’taki depremlerin ardından geldikleri afet bölgesinde bin çocuğa bayramlık hediye etti.

17 Ağustos 1999 yılında meydana gelen depremi çocukken yaşayan bir grup gönüllü, Kahramanmaraş’taki depremzede çocukların yüzünü güldürmek için harekete geçti.

Gönüllüler, Kahramanmaraş’ta 30 kırsal mahallede yaşayan bin çocuk için bağışçıların desteğiyle bayramlık kıyafetler ve okuldaki eğitimleri için çeşitli hediyeler aldı.

Marmara bölgesinden Kahramanmaraş’a gelen 15 gönüllü, Budaklı Köseler İlkokulu’nda düzenlenen etkinlikte, hem çocuklarla oyunlar oynadı hem de bayramlıklarını armağan etti.

Gönüllülere liderlik yapan Ayfer Kafalı, Kocaeli’den gönüllü olarak geldikleri Kahramanmaraş’ta hem depremzede çocuklara hediyeler vermek hem de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı çocuklarla kutlamak istediklerini söyledi.

Çocuklar mutlu olunca kendilerinin de mutlu olduğunu belirten Kafalı, şunları kaydetti:

“Bayram gelmeden burada bir bayram sevinci yaşandı. Bayramlıklar, spor ayakkabılar, oyuncaklar ve kırtasiye setleri, çantalar, eğitim hayatıyla ilgili çocuklarımız için her şey getirdik. Bütün çocukların gülmesi ve mutlu olması gerektiğine inanıyoruz. Zor günlerden geçtik ama çocuklar hep gülmeli ve mutlu olmalı. Bugünün küçükleri yarının büyükleri olacak. O yüzden biz buradayız. Bir nebze de olsa acılarına ve yaralarına merhem olabiliyorsak bundan daha mutlu bir bayram bizim için yok. Şu an İstanbul ve Kocaeli ekibi olarak 15 kişi buradayız ama arkamızda binlerce bağışçı dostlarımız var. Biz de onların sayesinde buradayız.”

“Bundan sonraki durağımız Hatay olacak”

Kocaeli’de 1999 depremini yaşadığında küçük bir çocuk olduğunu ifade eden Kafalı, “Ben de depremi yaşadığımda çocuktum. O yüzden verilen bir oyuncağın, okşanan bir saçın ve gülümsenen bir yüzün ne olduğunu bilirim. Şimdi aynı şeyi buradaki çocuklar için ben yapmak istiyorum.” diye konuştu.

Kafalı, “Gerçekten bizleri iyileştiren tek bir şey varsa o da sevgidir. İyilik, iyidir, her zaman iyi kalalım. Çocuklarımız hep mutlu olsun istiyorum, bundan dolayı buradayız. Diğer bizimle birlikte gelen arkadaşlarımızın da hepsi depremzede. Diyar diyar geziyoruz, bundan sonraki durağımız Hatay olacak. İnşallah bayram gelmeden çocukların yüzünü güldürüp onlara bayram yaşatacağız.” değerlendirmesini yaptı.

İstanbul’dan gelen Esin Taşkın Kalender de 1999 depremini Gebze’de yaşadığını ve o dönem birkaç ay çadırda yaşamak zorunda kaldıklarını anlatarak, “O dönem çocuk olduğum için şu an çocukların halinden en iyi anlayacak olan kişilerden birisi olacağımı düşündüm, onlarla birlikte olmak istedim ve buraya geldim.” dedi.